Karısını proje okuluna atayan Milli(!) Eğitim Müdürü!

İstatistikle yalan söyleyebilirsiniz ama matematikle bunu yapamazsınız.

Sayıların dili bize şunu söylüyor…

Türkiye genelinde 2 bin 318 proje okulu var. Yani en başarılı öğrencilerimizin eğitim gördüğü okullar bunlar…

79 bin civarında öğretmen çalışıyor bu okullarda…

Yaklaşık olarak da 5 bin de idareci görev yapıyor.

****

Milli Eğitim’in canına okumaktan sorumlu bakan Yusuf Tekin, uygulamanın gerekçesi olarak ‘40 yıl aynı okulda görev yapan öğretmen var’ diyor ki, haklıdır.

Öğretmenler mutlaka bir süre sonra yer değiştirmeliler.

Ancak burada sorun atamalarda bir ölçütün olmaması…

Kriter olmayınca Marmaris’te olduğu gibi Milli Eğitim Müdürü, eşini proje okuluna atayarak, sizin projenizi yerle-bir eder.


CHP Muğla Milletvekili Gizem Özcan

Başarı, puanlama, yüksek lisans, doktora, proje üretme gibi somut kriterler konulsa, kimsenin itirazı olmaz.

O durumda yandaş sendika yöneticileri, AK Parti torpillilerinin ataması yapılamaz.

Öğrencilerinin sınavla, öğretmenlerinin torpille alındığı bir sistem düşünülebilir mi?

Yaparsa AK Parti yapar!

İŞTE ÇARPICI ÖRNEKLER

İYİ Parti Milletvekili Türkoğlu, tartışmaların alevlenmesi ve liselerdeki itirazların değerlendirmesi için TBMM’ye bir araştırma önergesi verdi.

Sırrı Süreyya Önder’in rahatsızlığı nedeniyle Meclis çalışmalarını durdurmasaydı TBMM’de konu ayrıntılı şekilde tartışılacaktı.

Türkoğlu, TBMM’de konuşmasında proje okullarında yapılan haksızlıklara ilişkin şu somut örnekleri verecekti:

Çankırı Nevzat Ayaz Sosyal Bilimler Lisesi Coğrafya öğretmeni Ceylan Yığın, 2023 yılında ‘Yılın Öğretmeni’ seçildi.

Sumru Kırpat, Balıkesir/Karesi Sırrı Yırcalı Anadolu Lisesi’nde biyoloji öğretmeni olarak görev yapmakta olup, TÜBİTAK ve TEKNOFEST başta olmak üzere toplamda 9 proje ile ulusal ve uluslararası alanda sayısız başarıya imza attı. Ama kendisi şu an norm fazlası!

Bolu Fen Lisesi gibi uyum ve başarıyı yakalamış bir kurumda, 14 öğretmenin görev süresi sonlandırıldı ve bu öğretmenler norm fazlası ilan edildi.

Mesela, İstanbul Beşiktaş Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nde 49 öğretmenin 33’ü görevden alındı. Üstelik bu lise 2024 LGS Yerleştirme Sonuçlarına Göre 484.0046 puanla, Türkiye'de en yüksek taban puanlı İlk 100 Lise içerisinde 16. Sırada.

Örneğin, Hatay Antakya Habib-i Neccar Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdür Yardımcısı Hüseyin Tutar, depremin en ağır koşullarında konteyner kentlerde 7/24 saat görev yapan bir eğitim yöneticisi olarak takdir edilmesi gerekirken, proje okul müdür yardımcılığına layık görülmüyor. Yerine henüz 1 yıllık idarecilik tecrübesi olan bir yandaş sendika üyesi atanıyor.

Esra Ergül, görev süresi boyunca Erasmus, TEKNOFEST, TÜBİTAK gibi onlarca ulusal ve uluslararası projede aktif görev almış, başarı belgeleriyle onurlandırılmış ancak maalesef görevden alınmakla taltif(!) edilmiş!”

****

Selçuk Türkoğlu bir örnek de Bursa’dan verecekti:

“Asiye Eye, Bursa Osmangazi Şehit Erol Olçok Turizm Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde görev yapıyor ve dört başarı, bir de üstün başarı belgesi var; kendisine norm kadro uygun görülmüş!”

 ***

 Türkoğlu kürsüye çıkabilseydi, ki haftaya çıkacak, atanamayan öğretmenlere ilişkin şu bilgiyi de paylaşacaktı:

Bursa Yeşil Devlet Hatun Anadolu İmam Hatip Lisesinden Ali Can Başöğretmen. Kendisinin 400’e yakın hizmet puanı var.

4 yıl İlçe fizik zümre başkanlığı yapmış, TUBİTAK yürütücülüğü yapmış, aylıkla ödüllendirilmiş, üstün başarı belgesi almış.

Tabi ki başarısı cezasız kalmamış, onun da ataması yapılmamış.

Ha keza Emine Gül öğretmen; üstün başarı sahibi, yüksek lisans mezunu, aylıkla ödüllendirilmiş, sonuç?

Kritersizlik gerekçesiyle ataması yapılmamış.

Velhasıl atamalarınızda, liyakat değil sadece ve sadece biat arıyorsunuz!”

 EĞİTİM SENDİKLARININ İTİRAZI

 Hürriyetçi Eğitim-Sen Genel Başkan Yardımcısı, İlahiyatçı Erol Usta’dan konuyu özetleyen bir bilgi notu istedim. Şunları yazdı gönderdi; özetleyerek bilginize sunayım:

Proje okulu uygulaması, başından itibaren yanlış bir mantığa dayanmaktadır.  Doğru olan; Proje okulları tamamen kapatılması ve geçmişte olduğu gibi, sınavla öğrenci alan Fen liseleri gibi nitelikli okullara, yine objektif kriterlerle ve sınavla öğretmen atanmasıdır.

Proje Okulları eğitimde keyfiyetin, liyakatsizliğin ve kapalı kapılar ardında yürütülen atamaların adı haline geldi! Atanan nasıl atandığını bilmiyor!  Atanamayan neden atanamadığını bilmiyor!

Bu okullar nitelikten tamamen uzaklaştırıldı, Her biri, adeta arka kapıdan atama yapılabilen “torpil üslerine” dönüştürüldü!

Bu ülkenin çocuklarını, ideolojik hesaplaşmalara, siyasi atamalara, kişisel çıkarlara maalesef kurban edilmektedir.

Proje okullarından hedefledikleri Cumhuriyet değerleriyle yoğrulmuş nesil yerine kendi değerleriyle yoğrulan kindar nesil projesidir.

Bu türden uygulamalardan huzur çıkmaz, adalet çıkmaz, liyakat çıkmaz

Ancak bİat çıkar, itaat çıkar. Trol çıkar, yandaş çıkar, seçmen çıkar ama bilim çıkmaz, kalite çıkmaz, aydın beyin asla çıkmaz.

 Üniversitelere el attılar bilimsel sıralamada Afrika ülkelerinin bile gerisine düştük.

 Şimdilerde liselere el attılar buralardaki çocukların da huzurunu katlettiler. Artık eylemler lise bahçelerine kadar yayıldı.

Bu zihniyetin eğitime yapabileceği en iyi hizmet elini eğitimin üzerinden çekmesinden ibarettir.

ATATÜRK’ÜN GENÇLİĞİNDEN MÜRİT ÇIKARTAMAZSINIZ

 Eğitim-İş Sendikası Bursa Şubesi Başkanı Özkan Rona ve arkadaşları Cumhuriyet tarihinin en önemli okullarından Bursa Erkek ve Bursa Kız lisesi önünde açıklama yaptılar.

Ahmet Hamdi Tanpınar’ın yetiştiği, Reşat Nuri Güntekin’in öğretmenlik yaptığı Bursa Erkek Lisesi’ne ilişkin olarak tarihsel sürece ve değerlere vurgu yapan Başkan Rona’nın şu sözleri anlamlıydı:

Ama bugün Bursa Erkek Lisesi yönetici koltuğunda oturanlar Bursa’nın en başarılı çocukları arasında yer alan öğrencilerimizi sessiz kalmazlarsa disipline vermekle tehdit ediyorlar. Haddini aşan, disiplini bir sopa gibi göstererek çocuklarımızı ve ailelerini tehdit eden bu yöneticiler hakkında savcılıklara suç duyurusunda bulunacağız. Onlara bu hadsizliklerinin hesabını yargı önünde soracağız.

Ne yapmış bu gençler? Gençliğe Hitabe’yi okumuş. Ne yapmış bu gençler? Andımızı okumuş. Ne yapmış bu gençler? Atatürk’ün Bursa Nutku’nu okumuş.

Ne yapmış bu gençler? Bize bir anne baba gibi yaklaşan, eğitim vermenin yanı sıra sırdaş olan, arkadaş olan öğretmenlerinin okuldan alınmasına üzülmüş.

Ne istiyorsunuz peki? Susan, itiraz etmeyen, hakkını aramayan, tarikat şeyhlerine mürit gibi biat eden gençler mi yetiştirmek istiyorsunuz.?”

Bu yazının dipnotu: Bugün 17 Nisan, dünyada eşi görülmemiş bir eğitim seferberliğinin yıldönümü. Cumhuriyet Türkiye’sinin en büyük eğitim hamlesi Köy Enstitülerinin kuruluş yıldönümünde ne yazık biz bu pespaye durumla karşı karşıyayız.