Osmangazi’nin iftar sofraları dolup taşıyor Osmangazi’nin iftar sofraları dolup taşıyor
Türkiye’nin, yitirdiği evlatlarına sahip çıkmayan bir adalet düzeniyle karşı karşıya olduğunu kaydeden Milletvekili Sarıbal, “Bugün önümüzde adaletin, vicdanın, hukukun ayaklar altına alındığı bir utanç tablosu var. Katilleri affeden, koruyan, serbest bırakanlar, katliamcılarla aynı karanlığın içinde, el ele. Bir toplumun adalet terazisi, vicdanıyla dengelenir. Eğer o terazinin bir kefesinde katillerin özgürlüğü, diğer kefesinde mazlumların çığlığı varsa, o terazi bozulmuştur. Katiller de, onları koruyanlar da, serbest bırakanlar da aynı karanlığın parçasıdır. Madımak Katliamı, bir insanlık suçudur. Ceza, sadece mağdurlara, katledilenlere, öldürülenlere ve onların yakınlarına, cezasızlık ise ne yazık ki suçu işleyenlere, işletenlere, katillere, işbirlikçilere… İktidar, kendi adaletini yaratıyor. Toplumun geniş kesimlerini suçlu ilan edip ülkeyi açık bir cezaevine çevirirken, insanlık suçlarının faillerini ödüllendiriyor. ‘Zaman aşımı olmaz’ dediğimiz Maraş’ın, Çorum’un, Sivas’ın katilleri serbest bırakıldı. Bu, sıradan bir hukuksuzluk değil, açık bir iş birliği, bilinçli bir tercihtir. Laiklikten, demokrasiden, özgürlükten, insanca yaşamaktan yana olan herkese yönelik bir tehdittir. Bizi, katledilen dostlarımızın mezar taşlarıyla baş başa bıraktınız. Ama bilin ki biz buradayız. Binlerce yıldır bu topraklarda kardeşliği, özgürlüğü, demokrasiyi savunanlar olarak sizi tanıyoruz, ne yapmak istediğinizi biliyoruz. Bu ülkeyi karanlığa teslim etmeyeceğiz” diye konuştu. “DEVLETİN CEZASIZLIK ZIRHI, KATİLLERE KALKAN OLDU!” Anayasa Mahkemesi’nin “terör suçlusu” sayılmadığı gerekçesiyle Yunis Karataş için tahliye yolunu açtığını hatırlatan Sarıbal, “Uydurma davalarla terörle ilişkilendirilen onlarca kişi hukuksuzca cezaevinde tutulurken, 2 Temmuz 1993’te yaşananları önce ‘terör eylemi’ olarak nitelendiren Anayasa Mahkemesi, ardından sanıkların herhangi bir terör örgütüyle bağlantılarını tespit edemediği gerekçesiyle mahkumların terör suçlusu sayılamayacaklarına hükmetti. Anayasa Mahkemesi’nin 2023 yılında verdiği karar, Sivas Katliamı failleri için tahliye yolunu açtı. Sivas, Tokat, Kayseri, Bolu ve Kırıkkale cezaevlerinde bulunan 23 hükümlüden 17’si tahliye edildi. Kalan 6 hükümlünün de çeşitli gerekçelerle süreç içinde serbest kalacağını biliyoruz. Daha önce iki sanık, Cumhurbaşkanı kararıyla yaşlılık ve hastalık gerekçesiyle affedilmişti. Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla, Sivas’ta insanlığı yakanlar artık sokaklarda. Bu kararların ceza hukukuna, infaz yasasına ve adalet duygusuna hiçbir şekilde uymadığını bir kez daha vurgulamak gerekiyor. Bu katliam, bireysel bir suç değil, organize bir insanlık suçudur. Toplumun hafızasına kazınmış bir vahşetin faillerini serbest bırakmak, adalet duygusunu yerle bir etmektir. Bu, sadece 33 canımızın ailelerini değil, Türkiye’nin demokrasi mücadelesini, hukukun üstünlüğüne olan inancını da derinden yaralamaktadır” ifadelerini kullandı.