CHP Genel Başkanı Özgür Özel grup toplantısında açıklamalarda bulunuyor.
Özel'in açıklamalarından satır başları şöyle;
"Aslında, Esenyurt Belediye Başkanımıza kayyum atanıp Beşiktaş Belediyemize haksız operasyonun olduğu gün, parti meclisimizi, il başkanlarımızı, grubumuzu İstanbul'da toplayıp, İstanbul İl Başkanlığının önünde, değerli basın mensuplarının, "Gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?" sonucuna, sorusuna "Savaş ilanı olarak görüyorum" demiştim.
Buradan sonra artık bir darbe girişimiyle karşı karşıya olduğumuzu, darbelerin asker yaparsa askeri darbe, bugünkü gibi siviller yaparsa sivil darbe olduğunu biliyoruz. Her darbenin başında bir cunta vardır. Bu cuntanın karargahı Beştepe'dir, saraydır. Her darbenin elbette silahları vardır. Askerse tanktır, tüfektir. Bugünkü gibi sivil darbenin silahı yargıdır. O silahların mühimmatı vardır. Askeri darbede kurşundur, mermidir. Bugünkü yargı darbesinde mühimmat yalandır, iftiradır. Yalanla iftirayla yürüyen, birisinin talimatıyla, yargı eliyle yürüyen 19 Mart sivil darbesi aynen 15 Temmuz darbe girişimi ya da 12 Eylül darbesi, 12 Mart darbesi, geçmişte 1960 darbesi gibi milletin gönlünden asla ve asla bir destek görmemiştir. Tarih önünde de diğer darbeler gibi mahkum ve mağlup olacaktır.
Vallahi her darbenin başında bir cunta vardır. O cuntanın da bir başkanı vardır. Son genel seçimlerde aldığı oylarla, YSK'nın onayıyla, verilen mazbatayla gelip mecliste ettiği yeminle, içtiği antla cumhurbaşkanı ünvanını alan Recep Tayyip Erdoğan, 19 Mart'tan sonra cunta başkanı ünvanını almıştır. Cuntanın başıdır.
İMAMOĞLU'NUN DİPLOMASININ İPTALİ
Diploma iptalinin altında imzası olanları tek tek irdeliyoruz. Bakın, bir tanesini kazıyınca konservatuvar hocası. Kazıyorsun, Sakarya Belediyesi'nde Kültür Daire Başkanı. Kazıyorsun, TÜGVA, TÜGVA eğitmeni. Kazıyorsun, kendi diplomalarında şaibeler var, tartışmalar var. Bakıyorsun, diploma iptaline, İşletme Fakültesi'ne imza attırmayanlar TÜGVAcı'yı İstanbul Üniversitesi'nin yönetimine atamışlar. O TÜGVAcı diploma iptaline imza atmış. Şimdi usulen de esasen de hukuksuz bu süreç Ekrem Başkan'la beraber kendi fakültesinden, İstanbul Üniversitesi'nden 28 kişinin de diplomasının iptaline sebebiyet verdi. Bunlardan bir tanesi Galatasaray Üniversitesi İşletme Bölüm Başkanı.
Sorbonne Üniversitesi'nden doktoralı bir profesörün diplomasını da iptal edip "Bugünden kelli sen artık lise mezunusun" dediler. Bir hukuk devleti düşünün ki, bunların gözü dönmüşlüğünü dönüp de sürdürmeye kalksa birileri, o hocanın dersine girdiği ve onun üzerinden diploma alan binlerce, on binlerce öğrencinin diplomasını sakatlıyorlar.
"YÜZ BİNLERCE BİLLBOARDA KAYYUM ATADILAR"
Daha soruşturmanın başındayız, kovuşturmanın başındayız. Suçlu ilan edilmiş değil kimse, kimsenin suçu ispat edilmiş değil ama yandaş kayyumlar eliyle o şirketlere ne hal olacak? Belediyelere, ikisine kayyım atadılar. Diğerlerine atamadılar ama yüz binlerce billboarda kayyum atadılar. Yani kendi rejimlerinin reklamını yapmak için İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin kiraya verdiği, üzerinde reklamlar yayınlanacak olan, oradan kent lokantasına çorba olacak olan, oradan anne kartı olacak olan, çocuğa süt desteği olacak olan kaynaklara el koymaya, onları kendi lehlerine kullanmaya çalışıyorlar.
BOYKOT KARARI
Sesimizi duymayanları, bizi görmeyenleri boykot kararı aldık. Boykotyap.org sitesinden takip edilebiliyor. Dünyanın en büyük yalanını attılar boykot tutmadı diye. Biz genel tüketim boykotu yapmıyoruz. Bugünlerde takip ediyoruz. Önümüzdeki mitinge kadar ne kadar aşama katedildiğini takip edeceğiz. O sitede ne görüyorsanız o boykota sonuna kadar sarılmanızı istiyorum.
DEM PARTİ-İKTİDAR GÖRÜŞMELERİ
Elbette sadece heyetler ve bakanlıklar üzerinden gitmemeliler. Biz yasal düzenleme, kanun, Meclis dediğimizde 'teröristsiniz' deniliyor. Artık yavaş yavaş yasal düzenlemleri konuşmaya başladıklarını görüyoruz. Bu iktidarın demokrasiden kardeşlikten haktan hukuktan alacak bir nasibin olmadığını biliyoruz. CHP geçmişte nerede duruyorsa, aynı yerde durmaktadır. Artık kan akmayacağı, Türkiye'nin yarınlarına katkı sağlayacak her türlü barışın yanında oluruz.
Ancak, ancak "Batıdaki Kürtler belediye meclislerine alınarak terör örgütüne destek sağladı İmamoğlu." diyenlerin, düne kadar birbirine ip atanların ya da düne kadar sadece "DEM Parti'yle diğerleri gibi siyasi parti olarak ilişki kurduk." diye bize terörist yaftası yapıştırmaya çalışanların, sadece milletimiz ikiyüzlülüğünü görsün, Cumhuriyet Halk Partisi'nin de tarihsel tutarlılığını görsün. Bunun dışında Cumhuriyet Halk Partisi'nde hiç ama hiç başka bir şey kimse aramasın.
Biz terörsüz Türkiye'ye destek oluruz. Ama soruyorum Sayın Bahçeli, sen sandıksız Türkiye istiyorlar. Ona destek mi oluyorsun yoksa gelip demokrasinin yanında mı duruyorsun? Bunu bir bana söyle, bir görelim bakalım.
İMAMOĞLU AÇIKLAMASI
Çalmadan arttırıyor. yarım bütçeyle 2 katı iş yapıyor. O parayı da yemiyor yedirmiyor. Kime yediriyor? Kent Lokantası'nda yediriyor. Kime yediriyor? Yoksul çocuğa süt içiriyor. Yandaşa peşkeş çekeceğine vatandaşa hizmet ediyor."