Genel

Zehra Kınık: Asli kusurlu olduğumu kabul etmiyorum

Beykoz’da çarptığı 17 yaşındaki motosikletli gencin ölümüne neden olduğu gerekçesiyle yargılanan Kızılay Başkanı Kerem Kınık’ın kızı Fatma Zehra Kınık, "Adli Tıp Kurumu’ndan gelen asli kusurlu olduğum yönündeki raporu kesinlikle kabul etmiyorum" dedi. Hayatını kaybeden gencin acılı annesi ise, "Yüzde yüz kusurlu, üzgün olduğuna da inanmıyorum. Aynı araca binebiliyor ama ben aynı caddeden geçemiyorum. Ben 10 aydır stresten acımı yaşayamıyorum" diye konuştu.

Beykoz’da çarptığı 17 yaşındaki motosikletli gencin ölümüne neden olduğu gerekçesiyle yargılanan Kızılay Başkanı Kerem Kınık’ın kızı Fatma Zehra Kınık, "Adli Tıp Kurumu’ndan gelen asli kusurlu olduğum yönündeki raporu kesinlikle kabul etmiyorum" dedi. Hayatını kaybeden gencin acılı annesi ise, "Yüzde yüz kusurlu, üzgün olduğuna da inanmıyorum. Aynı araca binebiliyor ama ben aynı caddeden geçemiyorum. Ben 10 aydır stresten acımı yaşayamıyorum" diye konuştu.

Beykoz’da 9 Temmuz’da eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık’ın kızı Fatma Zehra Kınık, 17 yaşındaki Batın Barlas Çeki’nin kullandığı motosiklete çarpmıştı. Çeki’nin hayatını kaybettiği, 4 kişinin de yaralandığı kazaya ilişkin, "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapsi istenen Fatma Zehra Kınık’ın yargılanmasına devam edildi.

Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuksuz sanık Fatma Zehra Kınık, müştekiler ve taraf avukatları katıldı. Suça sürüklenen çocuk Yavuz Selim Öztürk’ün 18 yaşına gelmesi sebebiyle dosyadaki gizlilik kalktı. Duruşma esnasında mahkeme, maktul Batın Barlasçeki’nin babasını mahkemenin düzenini bozduğu gerekçesiyle dışarı çıkardı.

"Sola baksaydı beni görüp yola çıkmazdı"

Mağdur sanık Yavuz Selim Öztürk, "Ben Adli Tıp Kurumu raporuna itiraz ediyorum. Hız sınırları içinde ilerlerken araç durur haldeydi. Sola baksaydı beni görüp yola çıkmazdı. Gaza basıp kurtulmak istedim ama arkadan dokununca motor sola doğru yattı." şeklinde konuştu.

"Keşke bu kaza olmasaydı. Kimse başına gelsin istemez"

Tutuksuz sanık Zehra Kınık, "Şunu belirtmek isterim ki bu kaza üzücü bir kaza. Kimse başına gelsin istemez. Ben değerli ailenin üzüntüsünü paylaşıyorum. Kaza sonrası ailemle evine gidip taziyelerimi paylaştım. Adli Tıp Kurumu’ndan gelen asli kusurlu olduğum yönündeki raporu kesinlikle kabul etmiyorum. Kontrollerimi yaptım. Üç tane araç geçti, o şekilde yola çıktım. Ben yolun ortasına geldiğimde motosikleti o esnada gördüm. Ben durmadığım için yargılanıyorum ancak ben durdum. Süratli şekilde geliyordu, kaskı yoktu. Avukatımız da arz ettiği gibi kazada o sürtme sadece maddi hasarlı kazaydı, ölüm o esnada meydana gelmedi. Orada yaralandı. Ben hızlı bir şekilde arabamı park edip kaza yerine gittim. ‘Ambulans çağırın’ dedim. Keşke bu kaza olmasaydı. Kimse başına gelsin istemez." dedi.

"Ben 10 aydır stresten acımı yaşayamıyorum"

Maktul Batın Barlas Çeki’nin annesi ise, "Kendisi motor önündeyken birden hızlanıyor. O ara neyle uğraşıyordu bilmiyoruz. Motoru görmemesi imkansız. Oğlumun düştüğü yeri izleyemiyorum. Minibüs yolcu indirdiğini söylüyordu. Yüzde yüz kusurlu, üzgün olduğuna da inanmıyorum. Aynı araca binebiliyor ama ben aynı caddeden geçemiyorum. Ben 10 aydır stresten acımı yaşayamıyorum. Bu kadın serbestçe hala arabayla gezebiliyor. İkinci kazayı yapmış yine birisi ölebilirdi. Oğlum kask taksa da sonuç değişmiyordu. Ölümünün sebebi genel travma." ifadelerini kullandı. Duruşma, eksikliklerin giderilmesi için 26 Mayıs tarihine erteledi.