Yüksel Baysal yazdı...
  1. Pazartesi günümüz adliye ile cezaevi arasında geçti.
İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu’nun özel çabasıyla Bursa E Tipi cezaevinde yatmakta olan gazeteci arkadaşımız Ozan Kaplanoğlu’nu ziyaret ettik. **** Sabah önce cezaevine gittik, savcının Uluyol’daki adliyede olduğunu öğrendik. Aykut Güngör, Hatice Nur Derya ve Nurinisa Eroğlu’ndan oluşan ekibimiz yanımızda avukat olduğu halde pek çok prosedürü tamamlayarak izni kopardık ama sadece iki kişi görüşme hakkı kazandı. **** Çağdaş Gazeteciler Derneği Yönetim Kurulu üyesi Hatice Nur Derya ile birlikte cezaevi kapısında beklemeye başladık. Önce kayıt yaptırdık. Ardından cep telefonlarımız, anahtarlarımız dahil eşyalarımızı aracımıza bıraktık ama yeterli olmadı. Kasa için kilit satın aldık, kimliklerimizi, paramızı filan da o kasaya koyduk. Sonra dediler ki şal, şapka filan olmayacak, onlardan da kurtulduk! **** İsmimiz anons edildi, gittik, göz taramasından geçtik. Arama faslı uzun sürdü. Kemer, ayakkabı çıkarıldı, yeterli olmadı. Özel odada çok ayrıntılı bir denetime tabi tutulduk. Ayakkabımızı giydik, kemerimizi taktık, içeri alındık. Ziyaretçimizin 23 numarada olacağı anonsu yapıldı. Ardından bir arama daha yapıldı. Çift dikiş atıldı anlayacağınız, sonra salona girdik. Hatice’nin göz taramasında sorun çıktı, içeri almadılar. Bir daha işlem yapmak zorunda kaldı. **** Görüşme hücresine vardık, can cana değil cam cama konuştuk azılı suçlu Ozan Kaplanoğlu ile… Peki ne yapmıştı Ozan? Tayyip Erdoğan başbakanken tweet atmıştı. Hakaret suçundan ceza almış, ertelenmişti. Bir başka cezası daha onaylanınca, infazı yandı. **** Neyse telefonla konuşabildiğimiz genç gazeteci arkadaşımızı iyi gördük; morali yerindeydi. 30 kişilik koğuşta 60 kişi kaldıklarını, yer yataklarında yattıklarını söyledi. FETÖ’cüler dışında siyasal suçlu olmadığı için adli mahkumlarla aynı koğuşu paylaşmak zorunda kaldıklarını söyledi Ozan Kaplanoğlu… Uyuşturucu satıcıları, hırsızlar, yankesicilerle aynı koğuşu paylaşmanın ne demek olduğunu uzun yıllar önce kısa süreli de olsa Rize İkizdere cezaevinde yatmış birisi olarak biliyorum. **** Savcılığın özel izni olduğu için 15 dakikalık görüşme çarçabuk bitti. Bir kısmını Hatice kullandı, bir kısmını ben! Onca zaman harcadık, onca enerjimizi tükettik, bir günümüz gitti sadece 15 dakika görüşebilmek için… Sanki cinayet işlemiş, büyük cezalar almış birisiydi Ozan Kaplanoğlu… Hapishane deyimiyle idamı 5,5 ay olan bir hapis cezası bu; üstelik infaz yandığı için yatılan bir ceza… **** Onlarca suç kaydından sokaklarda gezen binlerce suçlu varken, eline mantar tabancası bile almamış olan Ozan Kaplanoğlu ancak Temmuz ayında dışarı çıkabilecek.